Yorgunluğunuzun sebebi alarm erteleme olabilir!

Alarm Erteleme Alışkanlığı Uykunuzu Bölüyor!

Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Uyku Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Sinem İliaz, uyku kalitesini etkileyen bir alışkanlık hakkında uyarılarda bulundu. Sabahları alarmı erteleyenlerin, uyku evreleri arasındaki geçişi bölerek uyku kalitesini olumsuz etkilediğini belirtti.

Prof. Dr. Sinem İliaz, hastaneden yapılan açıklamada, alarm ertelemeyi alışkanlık haline getiren kişilerde uyku evreleri arasındaki geçişin olumsuz etkilendiğini ifade etti. Sabahları “5 dakika daha” diyerek alarmı erteleyenlerde, uyku evrelerinin etkilendiğine dair araştırmalar yapıldığını vurguladı.

İliaz, alarm erteleme alışkanlığının uyku evreleri arasındaki geçişi etkileyerek hafızayı, ruh halini ve öğrenme yetisini bozabileceğini belirtti. Alarm ertelemenin uyku döngüsünü bozduğunu ve kişiyi yorgun hissettirebileceğini açıkladı.

ABD merkezli Mass General Brigham Sağlık Sistemi’ne bağlı Brigham and Women’s Hastanesi’nde yürütülen bir çalışmaya atıfta bulunan İliaz, bu çalışmanın sonuçlarına göre alarm erteleme alışkanlığının uyku sürecine zarar verebilecek önemli bir davranış olduğunu vurguladı. Çalışmaya göre, uyku seanslarının yüzde 56’sının ertelemeyle sonlandığı ve kullanıcıların sabahları ortalama 11 dakikayı alarm erteleyerek geçirdiği belirtildi.

Prof. Dr. İliaz, alarmı ertelemenin zihinsel performansı ve dikkati olumsuz etkilediğini ve derin uyku evresini bozduğunu ifade etti. Düzenli uyku alışkanlığının sağlıklı bir yaşam için önemli olduğunu vurgulayan İliaz, sabahları alarmı tek seferde kapatmanın biyolojik ritim açısından önemli olduğunu belirtti.

Alarm ertelemenin depresyon, anksiyete, diyabet ve kalp-damar hastalıklarıyla ilişkili olabileceğini aktaran İliaz, alarmı sıkça erteleyenlerin uyku düzeninin bozuk olduğunu ve bunun kronik sağlık sorunlarıyla ilişkili olabileceğini ifade etti.

İliaz, düzenli uyku alışkanlığının önemini vurgulayarak, gece aynı saatte yatıp sabahları alarmı tek seferde kapatmanın uyku ritmi açısından kritik bir rol oynadığını belirtti.

5 saatten az uyuyan bireylerin alarmı daha az ertelediğini kaydeden İliaz, bu durumun zaman baskısı altındaki kişilerin uykuyu daha verimli kullanma çabasından kaynaklı olabileceğini ifade etti.

(AA)

Related Posts

Aşırı efor çocuklarda kalp hastalıklarını tetikleyebilir

Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Cemşit Karakurt, çocuklarda doğuştan gelen veya sonradan gelişen kalp hastalıklarının spor gibi efor gerektiren aktivitelerde hayati tehlikeye yol açabileceğini belirtti. Prof. Dr. Karakurt, “Yaz okullarına kayıt yaptırmadan önce bir doktor kontrolü, olası risklerin önüne geçebilir” dedi.

Mutlu mu yoksa mutsuz musun? Cevabı ağzındaki bakterilerde…

New York Üniversitesi’nden bilim insanları, ağız mikrobiyomundaki çeşitlilik azalmasının, bireylerin ruh sağlığı durumlarıyla doğrudan bağlantılı olabileceğini öne sürüyor.

Karpuzun çekirdeğini çöpe atmayın! Meğer şifa deposuymuş

Karpuz çekirdeğinin bir çok faydası olduğunu biliyor muydunuz? Ayıklanarak çöpe atılan çekirdeklerin meğer çok faydası bulunuyormuş.

Dubai çikolatasından çıkanlar şoke etti! 6 yaşındaki çocuk nefessiz kaldı

Diyarbakır’da Dubai çikolatası can alıyordu. Çikolatayı yiyen 6 yaşındaki çocuk ölümden döndü.

İstanbul’da kene alarmı… Bu yıl 7 binin üzerinde kene ısırması vakası yaşandı!

İstanbul’da bu yıl 7 binin üzerinde kene ısırığı vakası kayıtlara geçti. Vakaların büyük kısmı ilkbahar ve yaz aylarında görüldü. Yetkililer, kene teması sonrası erken müdahalenin hayati önem taşıdığına dikkat çekiyor.

Uzman uyardı: ‘Merdiven altı’ zayıflama iğneleri tehlike saçıyor

Diyabetle mücadele ve diyete dirençli obezite tedavisinde kullanılmak üzere reçete edilmesi gereken ve halk arasında zayıflama iğnesi olarak bilinen diyabet iğnelerinin kontrolsüz kullanımı tehlike saçıyor. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Gönen, soğuk zincirde muhafaza gerektiren bu iğnelerin merdiven altı satışının ABD’de yüzde 60’lara ulaştığını, ülkemizde de kontrolsüz bir şekilde kullanımının son dönemde büyük oranda arttığını kaydetti.