ANKARA – Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK)’in çağırısıyla Türkiye’nin farklı illerinden ihraç edilmiş KESK üyeleri Ankara’da Adalet Bakanlığı’nın önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya sekiz yıldan bu yana verdikleri hukuk mücadelesini son üyeleri iade olana kadar sürdüreceğini söyleyen KESK üyelerinin yanı sıra çeşitli partilerden milletvekilleri ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı.
‘ADALET BAKANLIĞI’NDAN RANDEVU İSTEDİK YANIT ALAMADIK’
KESK adına açıklama yapan KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, Adalet Bakanı’nın randevu taleplerine sessiz kalması nedeniyle bakanlık önünden kendisine sesleneceklerini söyledi. Karagöz, “Ülkede adaletin tesisinden sorumlu bakanlıktan, Sayın Adalet Bakanı’ndan haftalar öncesinde randevu talebinde bulunduk. Ama ne yazık ki bir cevap almadık. Bu nedenle 8 yıldır bıkmadan, usanmadan, kararlılıkla sürdürdüğümüz adalet arayışımızın bugünkü durağı Adalet Bakanlığı. 8 yıldır yaşadığımız mağduriyeti bir kez daha dile getirmek, elimizden hukuksuz bir şekilde alınan işimizi, haklarımızı geri verin demek için buradayız” dedi.
4 BİN 259 KESK’LİYİ İŞİNDEN İHRAÇ EDİLDİ
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ilan edilen Olağanüstü Hal’in (OHAL) ‘FETÖ’ye karşı çıkarıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını söyleyen Karagöz, “Tüm bunlara rağmen FETÖ adı verilen yapıya karşı ilan edildiği söylenen OHAL’de 4 bin 259 KESK’li KHK ihraç listelerine eklenmiştir” dedi. İade süreçlerindeki hukuksuzluğa, adil yargılanma hakkının ihlaline de değinen Karagöz, ihraç edilen 2 bin 521 KESK üyesinin hala görevine dönemediğini, ihraç durumlarının devam ettiğini aktardı. Karagöz “son üyemiz görevine iade edilene kadar hukuk mücadelesini sürdürmeye kararlı olduklarını” sözlerine ekledi.
‘ÇOCUĞU OLMAYAN ÜYEMİZ ÇOCUĞUNU FETÖ DERSANESİNE YOLLADIĞI GEREKÇESİYLE İHRAÇ EDİLDİ’
‘OHAL döneminde işleyen hukuk tuhaflıklarına, garabetine’ dikkat çeken KESK Eş Başkanı Karagöz örnekler verdi, KESK üyelerinin ihraç gerekçelerini sıraladı:
“Konfederasyonumuzun, sendikalarımızın yaptığı halka açık basın açıklamalarına, toplantılara katılan yüzlerce üyemiz haklarında açılan soruşturmalar, davalar gerekçe gösterilerek ihraç edildi. Üstelik bu davalardan çıkan beraat kararları, hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararları yok sayıldı. İhraç için hakkında soruşturma açılması, dava açılaması tek başına yeterli sayıldı.
Garabet öyle boyutlara ulaştı ki; bekar olan, hiç evlenmeyen, çocuğu olmayan bir arkadaşımız çocuğunu FETÖ adlı yapı ile iltisaklı bir okula gönderdiği gerekçesi ile işinden ihraç edildi. Bazı arkadaşlarımız ihraç edilen arkadaşlarına “geçmiş olsun” ziyaretine gittiği için ihraç edildi. En acısı, bir üyemizin ihraç gerekçesi olarak, 104 canımızı bizden koparan 10 Ekim “Ankara Gar katliamının yaşandığı mitinge katılanlar arasında yer almak’ gösterildi.”
‘BARIŞ AKADEMİSYENLERİ’NİN İŞLERİNE DÖNMESİNE ENGEL OLUNUYOR’
400’den fazla Barış Akademisyeni’nin ihracına ilişkin de konuşan Karagöz, “11 Ocak 2016 tarihinde “Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı barış bildirisini imzalayan üyelerimiz 26 Temmuz 2019 tarihinde Anayasa Mahkemesi’nde açtıkları davayı kazandı. Buna rağmen ihraç edilen Barış Akademisyenleri’nin görevlerine dönmesi hala engellenmektedir” dedi.
Karagöz’ün ardından basın açıklamasına katılan KESK üyesi ihraç milletvekilleri CHP İzmir Milletvekili Yüksel Taşkın, DEM Parti İstanbul Milletvekili Kezban Konukçu Kök KESK üyeleriyle dayanışma içerisinde olduklarını söyledi.